Agafya Kitap Açıklaması
1920’de dünya tekrardan şekillenmeye başlamıştı. Rusya’da süregelen Ekim Devrimi sonrasında artık hiçbir şey eskisi benzer biçimde olmayacaktı. Anadolu’da Mustafa Kemal’in askerleri amansız bir kurtuluş savaşı vermekteydi. İngiliz yanlısı Beyaz Rus ordusu yetmiş bin askeri, harp gemileri ve silahlarıyla Mustafa Kemal’e karşı kullanılmak suretiyle İstanbul’a konuşlandırılmıştı. Bu orduyla beraber devrimden kaçıp işgal altındaki İstanbul’a sığınan Rus asilzadeleri, gelirken yanlarında bir tek acılarını, hayal kırıklıklarını, hırslarını ve korkularını değil, köklü kültürlerini, asaletlerini, sanat zevklerini, incelikli estetiklerini de getirmişlerdi. Böylece İstanbul’un yaralı, yoksul ve gelişmemiş çehresinin rengi de, dokusu da şekil değiştirmeye başlamıştı.
Devrimden kaçan Rus soylusu güzel bir kadının, işgal altındaki İstanbul’da yaşamış olduğu, iki adam içinde kalan, çıkmazlarla dolu, tutkulu aşk hikâyesidir AGAFYA. Bununla birlikte bir intikam hikâyesi ve bir kadının her şeye karşın ayakta kalma mücadelesidir de…
Savaşın insanı, aşkı, beklentileri iyi mi değiştirdiğini ve insanoğlunun ilkel dürtülerini acıyla iyi mi adım adım ezerek evrimleştirdiğini yalın ve ustalıklı bir anlatımla şiirselleştiren, destansı bir romandır AGAFYA.
“Ben temiz bir kâğıt yaprağı değilim…
Kafana gore üstüne bir şeyler yazabileceğin, biçim vereceğin, sıkıldığında buruşturup atabileceğin…
Ben üstü yazılmış, dolu bir kâğıt yaprağıyım… Daha ilkin şekillenmiş, çizilmiş, silinmiş, tekrardan yazılmış…” der Agafya, erkeklere ve tüm insanlığa…
Agafya PDF E-Kitap