Beyazdaki Kara Kitap Açıklaması
.Maggie Gee, bu romanında, basit bir İngiliz ailesinin acıklı öyküsünü anlatırken, ırkçılığı da masaya yatırıyor. İngiliz ailesinde ve toplumunda şiddetin kaynağını arıyor. Yazarın dert edindikleri, bununla birlikte çağımızın da en mühim meseleleri: Aile içi sertlik, kanser, yaşlılık, kardeşler arası rekabet, fazlaca kültürlülük… Üstelik bu meseleleri değişik bakış açılarından sunmaya olanak veren fazlaca katmanlı bir anlatıyla karşı karşıyayız. Beyazdaki Kara’nın “çağımızın ideolojik ve duygusal kaosunu kucaklayan modern bir roman, hatta bir milenyum romanı” olarak selamlanması boşuna değil. White’lar nefret ve ölümün hem birleştirdiği, hem de ayırdığı bir aile. Yirmi birinci yüzyılın şaında Londra’da park bekçiliği meydana getiren Alfred White, ailesini senelerdir yapmış olduğu şeklinde sertlik ve baskıyla yönetmeye devam etme azminde olsa da, artık o köprülerin altından fazlaca sular geçmiştir. Alfred’in kırk senelik eşi; varlıklı bir gazeteci olup, ailesine pislik muamelesi meydana getiren büyük oğlu; yabancılardan nefret eden eşcinsel minik oğlu; bir zenciyle evlenip babasının nefretini üstüne çeken kızı, sevgiyle değilse de, aile kurumunun dayatmasıyla bağlıdırlar birbirlerine. İşçi sınıfına mensup White çiftinin evlatları toplumsal merdivende ebeveynlerinden yukardadırlar ve onlara tepeden bakarlar. Beyazdaki Kara kuşaklar arası mobiliteyle ilgili olmasıyla birlikte, kırsal yaşamın yok oluşuyla da ilgili bir roman. Alfred’in bekçilik yapmış olduğu Albion Parkı, adeta romanın başka bir karakteri. Park, İngiliz geleneğini, geçmişi temsil ediyor. Alfred yabancıların olmadığı “eski güzel günler”den özlemle söz ediyor. Pastoral İngiltere yerini şehirleşmiş, fazlaca kültürlü modern İngiltere’ye; suşi barların, kaldırım kafelerinin, “renkli derililer”in, yeni yetmelerden oluşan çetelerin hayatına bırakmıştır. Bu yeni dünyada Alfred gibilere yer yoktur…Sayfa Sayısı: 316Baskı Yılı: 2005Dili: TürkçeYayınevi: Detay Yayınları Beyazdaki Kara PDF E-Kitap
