Sonsuz Aşkım Hatay Kitap Açıklaması
Asi Irmağı’nın kıyısında durup suyun akışını izledim.”Asi’nin kıyısında bir ahşap evde doğurdum seni” derdi annem. Irmaklara düşkünlüğüm ve kendi çapımda bir “asi” oluşum, bundan kaynaklansa gerek. Öykünün gerisini kimi süre annem, kiminde anneannem, kiminde ise ikisi birden anlatırdı. Anneannemin sesi oldukca uzaklardan, geçmiş yıllardan çıkıp geldi; bir kez daha anlatmaya başladı: “Doğar doğmaz seni kapıp kucağıma almışım… ‘Evladı nereye götürüyorsun anam?! Daha göbeği kesilmedi!’ diye bağırdı ebe hanım…”Anneannem daima olduğu şeklinde gülüyordu; kahkahası hâlâ kulaklarımda. Ailenin ilk torunuyum. Sabırsızlıkla beni kapıp kucaklamasının sebebi budur herhalde.İlkokul üçüncü sınıftan beri yollarda, yatılı okullarda, sonrasında ise atanmalarla belirlenmiş kısıtlı bir yaşamın içinde, ömrümü oldukca ötelerde geçirmek zorunda kalmış olmama rağmen, memleketime, doğduğum toprağa aşkla bağlanmışlığım bundan olmalı: Göbekbağım şimdi bile üzerimde; uzantıları yüreğimde, bilincimde. Ebemin sesi kulaklarımda: “Nereye gidiyorsun oğlum? Göbeğini kesmedim! Dur birazcık, acil etme!” Belli belirsiz gülümsemelerle ilerliyorum kalabalığın içinde. Acelem yok. Buradayım. İşte gene uzaklardan, toprağıma dönerek geldim. Ağır ağır akıyor Asi Irmağı’nın koyu ışıklı suyu; ben buradayım, kıyısındayım. Fakat o eski Roma Köprüsü nerede? Hangi eblehliğin, geri zekâlılığın kurbanı oldu da şimdiki “köprü” adındaki garip, demir ve asfalt yığınından oluşmuş geçiş yolu onun, o görkemli taş köprünün yerini alabildi? Roma Köprüsü yerinde dursaydı, onu yayalar kullansaydı; azca ötesine de bu demir ve asfalt yığını konsaydı olmaz mıydı? Bunu düşünmek ve uygulamak oldukca mu zekâ gerektiriyordu? Hayır, gerektirmezdi. İyi niyetli davranılsa, tarihe, insanlığa ve geçmiş uygarlıklara saygı duyulsa yeterdi.Sayfa Sayısı: 304Baskı Yılı: 2006Dili: TürkçeYayınevi: Heyamola Yayınları Sonsuz Aşkım Hatay PDF E-Kitap