Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği Kitap Açıklaması
Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği
1982 senesinde Milan Kundera tarafınca yazılan ve fazlaca kısa bir sürede dünya klasikleri arasına girmeyi başaran “Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği” felsefi roman türünün en başarı göstermiş örnekleri içinde yer ediniyor. Dört değişik karakter çevresinde şekillenen roman, birbirinden tamamen değişik fakat bir halde birbiri ile bağlantılı bu karakterler özelinde varoluşçuluk, geleneksellik, aile, hanım adam ilişkileri, siyasal otorite kavramlarını irdeliyor. Bu kavramların irdelendiği vakalar örgüsünün arka fonunda ise 1968 öncesi Prag baharı ve 1968 sonrası Sovyetler Birliği’nin Çekoslovakya’yı işgal etmiş olduğu seneler göze çarpıyor. Bu işgal ile bağlantılı olarak yaşanılan coğrafyanın romandaki karakterlerin hayatları üstündeki belirleyiciliği de dikkat çekiyor.
Bu Kitap Size Varoluş Sancısı ve Aşka Dair Görkemli Bir Bakış Sunuyor!
Kitap, yaşamın ağırlığı ve hafifliği arasındaki sorgulama ile başlıyor. Yaşam yine eden bir döngü mü yoksa dümdüz devam eden ve öylece tek seferlik yaşanmış olan vakalar bütünü mü? Yazar bunu ağırlık ve hafiflik kavramlarını tanımlamak için kullanıyor. Yaşamda sonsuza kadar yine eden yinelemelerin bir ağırlık, bir kez yaşanmış olan şeylerin ise hafiflik bulunduğunu söylüyor. Ve bir rastlantı sonucu tanışarak aşık olan Tomas ve Tereza’nın hikayesi ile vakalar başlıyor.
Tomas, Tereza, Sabina ve Franz bu romanda karşımıza çıkan dört ana karakter oluyor. Tomas, insanoğlunun var olabilmesi için tüm bağlarından kurtulması, hafiflemesi gerektiğine inanıyor. Bu inancı sebebiyle oğlundan bile uzak kalmış olarak asla kimse ile uzun soluklu bir bağ kurmadığı ilişkiler içinde yaşamını sürdürüyor. Tereza ise tam tersi bağlanmaya derin bir gerekseme duyan, geleneksel yaşam arzusu ile tam tersi bir karakter olarak karşımıza çıkıyor. Ana mevzu bu iki karakterin karşılaşması ve ilişkilerinin başlaması çevresinde şekillenirken, Tomas ve Tereza’nın inişli çıkışlı ilişkisi kitap ilerledikçe bambaşka bir hal alıyor.
Romandaki öteki bir karakter olan Sabina da Tomas benzer biçimde bağlanmayı reddeden ve ihaneti neredeyse yaşam seçimi olarak benimsiyor. Asla hiç kimseye ilişkin olmak istemeyen Sabina ve Sabina uğruna karısını ve kızını terk eden Franz’ın ilişkisi de bu sefer vakaları tam tersi bir halde bizlere gösteriyor.
Hayatta karşılaştığımız rastlantı ve rastlantılara da değinen kitap bu hayatta her şeyi bir kere yaşayacağımız olgusuna da değiniyor.
En Sevilen Kitaplara Hemen Şimdi Haiz Olun!
Siyasal arka planı, felsefi içinde ne olduğu, kuvvetli anlatımı ve ruhsal karakter tahlilleri ile daima ilgi toplayan “Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği” için kitaplığınızda hususi bir yer açın. Bittikten sonrasında bile ara sıra sayfalarını aralayacağınız bu kitabı beğeni ile okuyacaksınız.
Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği PDF E-Kitap
